Cumhuriyet Halk Partisinin 21’inci olağan üstü kurultayında, Maalesef Parti meclisine giren bir kişiden bahsetmek istiyorum.

‘’ Yüzüne tükürürler ’’

bu bir Siyasi Vaka , Politik depresyon ve elbette ölçüsüz adap olarak Ahde vefasızlıktır.

Bir programda kendisine sorulan soruya ; ‘’ Yüzüne tükürürler’’ dediği değerli kişi Cumhuriyet Halk Partisinin bana göre Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı milli mücadele de kazanılan kurtuluş Savaş’ından sonra , farklılıkları bir araya getiren, Halil İbrahim Sofrasını kuran bir Liderden bahsettiğini unutmuş bu hadsiz adam(!)

Doğruya Kendisine bin bir türlü siyasi kumpasların kurulduğu yetmezmiş gibi, Sayın Kemal Kılıçtaroğlu’nu çocuklarıma vasiyet edeceğim deyip , sonra bariz ihanet eden kişinin yaptıkları gibi, kirli tezgahları saymakla bitiremeyiz. Asıl meselemiz içimizdeki ‘’ İzlandalıların ‘’ garip ama ayıplı davranışlarını şimdilik kısada olsa bir şahısla indirgeyerek yazmam gerektiğine inanıyorum. Kemal Kılıçtaroğlu’nun yaşam felsefesini anlamayan kişilerden , bu felsefeye sahip insanlara saygı duymalarını da beklemek doğru olmaz ama yine de Kenef zihniyetin , logar ağızlarından çıkardıkları atıklara dikkat etmeleri gerektiğini, onlara telkinde bulunmak gerektiğine inanıyorum , hem de yüzlerine vura vura …

Cumhuriyet Halk Partisi’nin ideolojik değerlerini , halkçı politikalarını , Yurtta sulh Dünya’da sulh anlayışını kavramamış ve hayat değerlerini , siyasi meslek üzerine indirgemiş kişilerden ahlak beklenmeyeceği gibi , bu tür ahlaksız kellelere de fırsat verilmemelidir. Sayın Kemal Kılıçtaroğlu’na atıfta bulunurken ; dil sürtmesi , yada anlam içeriği her mana da şekillenecek kelimelerden imtina etmesi gerekirken , bu insan bedeninde şekil bulmuş boş kellenin , dediğim gibi kenef ağzından saçtığı her şeye dikkat etmeyeceğini sanmıyorum ama yine de içindeki niyetini logar ağzından fışkırtmış , çıkar odaklı , her dönemin adamı olma karakterine bürünmüş bu tiplemelerin Siyasi hayatının yükselişine destek vermek yada ona sessiz kalmakta bu kişiyle aynı değer ölçüsünde vefasız ve seviye kusurluları olduğuna inanıyorum.

İnandığım değerlerim ve ideolojik terbiyemin sonuna kadar kullanma hakkına sahip olarak açık ve net deklare ediyorum; Bundan sonra siyasi mücadelem dediğim gibi İdeolojik olduğu kadar , ideolojimin ahlak değerleriyle ölçüşmeyen bu keneflerle mücadele etmekle geçecek. Siyasi terbiye karşındakinin ahmaklığına ve alçaklığına sessiz kalmak olmadığı gibi Dünya düzeninin en doğru şekilde yönetileceği tek kurtuluşun Sol , Sosyal Demokrat anlayışıyla mümkün olabileceğine inanmış bir kişi olarak diğer bir mücadelemiz insanlık onurunu ve değerlerini korumak için bu sol değerleri yani ahte vefayı bilmeyen ve siyaseti sadece gelir mesleği sananlarla mücadele etmemiz gerekliliği zorunlu hal almıştır.

Yaşasın SOL , Yaşasın Sosyal Demokrasinin Güzel ahlakı diyerek …

Bayram ÇAĞLAYAN

www.engozdehaber.com